Sabancı Üniversitesi yüksek lisans öğrencisi ve Kırmızı Kurdele İstanbul Gönüllüsü Beste İrem Köse’nin Türkiye'nin HIV aktivizmi tarihi odağında hazırladığı bu referans niteliğindeki yazı dizisi ''80’ler: HIV temelli damgalamanın inşası'' başlıklı birinci, ''90’lar: Dernek bazlı HIV aktivizminin doğuşu'' başlıklı ikinci ve ''2000’ler:Özne odaklı bir HIV aktivizmine doğru'' başlıklı üçüncü bölümünden sonra HIV aktivizminin 2010'lu yıllardaki artan potansiyelini mercek altına alarak son buluyor.
Bizce temel bir başvuru kaynağı niteliğinde olan bu yazı dizisinin tüm bölümlerinin, HIV ile yaşayanlar, yakınları, hekimler, alanda çalışanlar ve konuyla ilgilenen herkes tarafından dikkatle okunması gerektiğine inanıyor ve Türkiye HIV aktivizmini akademik çalışma alanı olarak seçen alanın çok değerli bir fotoğrafını çeken Beste İrem Köse'ye Türkiye'nin #hivbilgisi kaynağı www.kirmizikurdele.org'de yer vermenin mutluluğunu paylaşıyoruz.
Yazı dizisinin tüm bölümlerine yukarıdaki bağlantılardan ve sayfada en alttaki görsellerden erişebilirsiniz.
İyi okumalar.
www.kirmizikurdele.org
#hivbilgisi sağlayıcısı ve kaynağı
Yayına hazırlayan: Beste İrem Köse
Yayın tarihi: Ağustos 11, 2022
(Türkiye’nin #hivbilgisi sağlayıcısı ve kaynağı www.kirmizikurdele.org ve @redribbontr sosyal medya hesaplarındaki #hivbilgisi içerikleri ve tüm içerikler KAYNAK GÖSTERMEK ŞARTIYLA herkesin paylaşımına açıktır. Alıntılarınızda www.kirmizikurdele.org'yi kaynak göstermenizi ve @redribbontr'yi etiketlemenizi rica ediyoruz. Bunlar dışında özel olarak izin sormanıza gerek yoktur.
Türkiye’de HIV Aktivizminin Tarihi Bağlamı, 4. Bölüm 2010'lardan Günümüze: Türkiye'de HIV Aktivizminin Artan Potansiyeli
Türkiye’de 2010’lardan günümüze kadar süren dönemin etki alanı gittikçe artan muhafazakâr ve otoriter politikalarla karakterize olduğu söylenebilir. 2015 yılında LGBTİ+ Onur Yürüyüşünün, Ramazan ayına denk gelmesi gerekçesiyle İstanbul Valiliği tarafından
yasaklanması ve kolluğun orantısız güç kullanımına maruz kalması muhafazakâr ve otoriter politikaların nasıl beraber yürüdüğüne örnek olup gelecek yıllara hâkim olacak siyasi iklimi göstermektedir. 2000’li yıllarda cinsel sağlık hakları alanında başlayan gerilemeler, 2012’de kürtaj yasağının tekrar gündeme gelmesinin ardından devlet hastanelerinin çoğunun kürtaj yapmayı reddetmeye başlamasıyla hız kazanmıştır.[1] Ancak bir yandan da -sayıları yetersiz olsa da- anonim ve ücretsiz HIV testi yapan yeni Gönüllü Test ve Danışmanlık Merkezlerinin açılması gibi HIV aktivizmi için olumlu gelişmeler de yaşanmıştır.
2016 yılında Kırmızı Kurdele İstanbul’un kurulmasıyla Türkiye HIV aktivizminde yeni bir sayfa açıldığı söylenebilir. Kanıt temelli aktivizm ve HIV bilgisi sağlayıcılığı odağıyla yola çıkan bu sivil toplum kuruluşu, bilimsel olarak kanıtlanmış HIV bilgisini toplumun tüm kesimleri ile kolay anlaşılır bir dille paylaşma amacı güttüğü gibi Türkiye’nin yerel HIV topluluğunu çeşitli uluslararası HIV aktivizmi etkinliklerinde/organizasyonlarında da başarıyla temsil etmektedir. 2018 yılında kurulan Pozitif-iz Derneği ise akran danışmanlığında uzmanlaşmış olup yeni HIV tanısı almış kişilere verdikleri kapsamlı eğitimlerle yeni HIV aktivistleri yetiştirme konusunda önemli sonuçlar elde etmiştir. 2005’ten beri çalışmalarını sürdüren ve son dönemde mülteci HIV ile yaşayanlar için önemli çalışmalar yapan Pozitif Yaşam Derneği ile beraber bu iki yeni STK'nın HIV aktivizminin farklı yönlerinde uzmanlaşarak Türkiye’de HIV aktivizmini çok daha kapsamlı bir mücadele alanı hâline getirdikleri görülebilir.
HIV aktivizmi için yaşanan güncel bir gelişme de 2019 yılında yürürlüğe giren HIV/AIDS Kontrol Programıdır. Ancak bu programın hazırlık sürecine dahil edilen HIV aktivistlerine göre programın içeriği ve işlevselliğiyle ilgili ciddi sorunlar mevcut. Belirlenemeyen = Bulaştırmayan ve PrEP’e ilişkin güncel HIV verilerinin programda yer almaması ve COVID-19 pandemisinin başlamasıyla programdaki hedeflerin yerine getirilmemesi bu eleştirilerin başlıca sebepleri. Yine de HIV aktivistlerinin, oldukça otoriter bir siyasi iklimde bu programın hazırlık sürecine dahil edilmesi HIV aktivizminin politik pozisyonunun devlet tarafından tanındığını gösteriyor. Benzer şekilde, Kırmızı Kurdele İstanbul’un COVID-19 aşılamasında HIV ile yaşayanların öncelikli grup olması yönünde verdiği ve HIV alanında çalışan diğer STK’ların da imzacı olduğu talep mektubunun bir hafta içerisinde Sağlık Bakanlığı tarafından onaylanmasıyla HIV aktivizmi siyasi temsil konusundaki yetkinliğini göstermiştir.
2019 yılında Mersin Belediyesi öncülüğünde bir cinsel sağlık kampanyası kapsamında bir devlet üniversitesinde kondom dağıtılmasının belediye meclisinde tartışma yaratması üzerine Sağlık Bakanlığı kampanyadan desteğini çekmiştir.[2] Kondomu adeta bir suç unsuru olarak lanse eden medyanın da etkisiyle korunma yöntemleri konusunda kamuyu bilinçlendirmek oldukça güç hâle gelmiştir. 2012 yılından itibaren Dünya AIDS gününde İstiklal Caddesinde düzenlenen yürüyüşlere de izin verilmediği göz önünde bulundurulduğunda HIV aktivizminin HIV temelli damgalamayla olan mücadelesinde ciddi engellerle karşı karşıya olduğu görülebilir. Ancak yukarıda söz edilen başarılarından da anlaşılabileceği gibi Türkiye’deki HIV aktivizmi, sivil toplumun politikaya yön vermesinin gittikçe imkânsızlaştığı bir bağlamda taleplerini gerçekleştirme konusunda emin adımlar atarak bu engellerin üstesinden gelebilecek potansiyelde olduğunu kanıtlamıştır. Bu yönüyle yalnızca sağlık alanındaki savunuculuk mücadelelerine değil birçok aktivizm mücadelesine de örnek teşkil etmektedir.
Beste İrem Köse
(Yazı dizisinin tüm bölümlerine yukarıdaki bağlantılardan ve sayfada en alttaki görsellerden erişebilirsiniz.)
[1] Nil Mutluer, “The Intersectionality of Gender, Sexuality, and Religion: Novelties and Continuities in Turkey during the AKP Era,” Southeast European and Black Sea Studies 19, no. 1 (2019): 101, https://doi.org/10.1080/14683857.2019.1578049.
[2] Volkan Yılmaz ve Paul Willis, “Challenges to a Rights-Based Approach in Sexual Health Policy: A Comparative Study of Turkey and England,” Societies 10, no. 2 (2020): 7, https://doi.org/10.3390/soc10020033.