Araştırmalar HIV pozitif kadınların da mutlu ve başarılı bir hamilelik geçirdiklerini kanıtlıyor.
Günümüzdeki etkin ilaçlar (ART), HIV ile yaşayan bireylerde virüsü tamamen baskılamakla kalmıyor, bir çok bireyin de bu durumu kendi ailelerini kurmak için bir fırsat olarak değerlendirmelerini sağlıyor. Son araştırmalar, HIV pozitif kadınların hamilelik süresince bir komplikasyonla (ani gelişen tıbbi sorun) karşılaşmadığını sayısız kez kanıtladı.
Sağlıklı HIV pozitif anneler, sağlıklı bebekler doğuruyor
Kanada’da yapılan bir araştırma olan Chiwos Study’e göre, gelişmiş HIV tedavileri sayesinde HIV’le yaşayan kadınların hamilelik sürecinde herhangi bir sorun yaşanmıyor. Asıl adı “The Canadian HIV Women’s Sexual and Reproductive Health Cohort Study (Kanadalı HIV Pozitif Kadınların Cinsel ve Üreme Sağlığı Grup Çalışması)” olan ve BC HIV/AIDS’le Yaşam Merkezi tarafından desteklenen çalışmaya göre, kadınların %25’inde HIV tanısı aldıktan hemen sonra gebelik teşhis edildi. Araştırmanın yapıldığı yer olan British Colombia’da son 20 yıldır anneden bebeğe HIV bulaşısı tespit edilmedi.
Araştırmaya katılan 1.165 HIV ile yaşayan kadından 492’sinde, HIV tanısı aldıktan sonra gebelik teşhis edildi.
Araştırma yetkililerinden Angela Kaida, Kanada’da yayın yapan The Star adlı haber kanalına verdiği demeçte “HIV tanısı almış olmak sizi annelikten mahrum edemez. Artık her şey değişti, artık sağklık, mutlu ve mükemmel bir gebelik yaşayabiliyorsunuz. Bu durumu, salgının ilk zamanlarında aklımıza bile getiremezdik” diye belirtti.
Lisa’nın hikayesi
British Colombia’da yaşayan Lisa Partridge için tüm yukarıda bahsettiklerimiz sadece istatistiklerden ibaret. Lisa, Henüz 14 yaşındayken, bebekken Romanya’da yapılan bir kan transfüzyonu sırasında kendisine HIV bulaştığını öğrenmişti. Daha bir yaşındayken, Lisa çok hastalanmış ve bunun sebebini bulmak için yorucu bir süreçten geçtikten sonra, doktorunun tavsiyesi üzerine HIV testi yapılmıştı. Test sonucu pozitif çıkan Lisa, sonraki 13 yıl boyunca her gün kullandığı bir dizi ilaçların, doğuştan gelen bir kalp rahatsızlığı nedeniyle olduğunu sanıyordu, çünkü ona bu şekilde bilgi verilmişti. 14 yaşında geldiğinde ailesi ona gerçekleri söylediğinde adeta bir şok geçirdiğini söylüyor Lisa: “Geçirdiğim şokun etkisiyle çıldırdığımı ve ‘Tanrım, neden ben?’ diye bağrındığımı hatırlıyorum. Ancak zaman ilerledikçe ve sağlık durumum hakkında daha doğru ve net bilgiler edindikçe, aslında durumumum korktuğum kadar kötü olmadığını anladım.”
Lisa’nın HIV ile ilgili yaşadıkları, 1980’lerden bu yana HIV alanındaki gelişmelerin kısa bir özeti gibi. Günümüz HIV tedavilerinin başarısıyla Lisa artık viral yükü belirlenemeyen seviyede. Bu da onun ve onun gibilerin, başkalarına HIV bulaştırma riski olmadığını ve sağlıklı bir yaşam sürebileceği, hatta bir çocuk sahibi olabileceği anlamına geliyor.
“Tabi HIV ile yaşayan herkes benim kadar şanslı olmayabilir, çünkü bana çok değer veren ebeveynlerim ve beni çok seven bir eşim var” diyen Lisa, hayatı boyunca herkesten farklı olarak, sosyal çevresinden ve ilişkilerinde tanıştığı insanlardan hiç ötekileştirmeye ve damgalamaya maruz kalmamış. “Eşimle, kaç tane çocuk yapmak istediğimizi karar veremiyorduk” diye ilişkisinde yaşadıklarından örnekler veren Lisa’nın konuşurken yüzündeki gülümsemede, günümüz HIV tedavilerinin de katkısı bulunuyor. Lisa ve eşinin 4 yaşındaki neşe kaynağı kızları Adriana, sağlıklı ve HIV negatif olarak dünyaya gelmiş. “Aslında eşimle, iki tane çocuk istediğimize karar verdik ancak bir tanesi bile tüm zamanımı alıyor. Sanırım bir tane ile yetineceğiz” diye belirtiyor.
Hamilelikte viral yük sıçraması riski var mı?
Obstetrics and Gynecology (Gebelik ve Kadın Hastalıkları) isimli tıp dergisinde yayınlanan son araştırmaya göre, baskılanmış ve belirlenemeyen seviyede viral yüke sahip olan bir HIV pozitif hamile kadının, doğumdan bir süre önce viral yükünde oluşması mümkün küçük artışlara “viral yük sıçraması” deniliyor.
Kanada Vancouver’daki British Colombia Üniversitesi’nde yürütülen araştırmanın yetkilisi “Her ne kadar HIV ile yaşayan hamile kadınlar, düzenli HIV tedavilerini almaya devam etse de, doğum öncesinde viral yük sıçraması dediğimiz şey gelişebiliyor” dedi.
Bununla birlikte, viral yük sıçraması ile karşılaşılan örneklerdeki sıçrama seviyesi çok düşüktü ve araştırmaya katılan kadınların çoğunda viral yük sıçraması kaydedilmedi. Araştırma yetkililerinden Dr. Isabelle Boucoiran, MedPageToday‘e verdiği röportajda, katılımcıların sadece %6’sında sıçrama gerçekleştiğini ve bu sayının yarısında kaydedilen sıçramaların, doğum gerçekleştiği gün oluştuğunu belirtti.
Araştırmada bulunan bir diğer umut verici nokta ise, viral yük sıçraması gerçekleşen hamile katılımcılar da dahil olmak üzere, araştırmayan katılan hiçbir hamile kadının bebeğinde, direk bulaşı yani anneden bebeğe oluşan HIV bulaşısının tespit edilmemesidir. Hamilelik planı yapıyorsanız ya da hamile olduğunuzu öğrendiyseniz Eğer HIV ile yaşayan bir birey olarak hamilelik planı yapıyorsanız ya da hamile olduğunuzu öğrendiyseniz, hamilelik sürecinde ihtiyaç duyacağınız tüm bilgiler için Kırmızı Kurdele İstanbul'a ulaşabilir ve doğru yönlendirmeleri alabilirsiniz. Fakat bu kararla ilgili tüm aşamalarda, en büyük belirleyici etkenin HIV tedavinizi sürdüren enfeksiyon uzmanı ile yapacağınız detaylı görüşmeler olduğunu ve tüm detayları birlikte değerlendirmeniz gerektiğini daima hatırlamanız, sürecin sorunsuz ilerlemesi açısından hayati önem taşımaktadır. www.kirmizikurdele.org #hivhakkindahersey #hivindogrusu